Start-up girişimcilik denildiğinde aklınıza neler geliyor?
Mesela topuklu ayakkabı sesleri, patronla çalışanın arkadaşça iletişimde bulunduğu, birlikte rahat çalıştığı açık ofisler olabilir mi ?
Aslında start-up terimi ABD’de 2010 yılında çıkmış buradan da dünyaya yayılmıştır. Geniş anlamıyla şunu söyleyebiliriz ki start-up; herhangi bir sorunun çözümü olmak amacıyla yola çıkan ve kesin olarak başarılı bir sonucun garanti edilmediği şirketlere verilen isimdir. Aslına bakarsanız bir şirkete start-up dememiz için yeni kurulmuş olması gerekmez, 5 yıllık şirketlere de start-up denebilir. Buradaki esas nokta şirketin girişimcilik esaslarına uygun hareket etmesidir.
Start-up ne demek sorusunun cevabında genel kanı şirketin büyüme yeteneğidir. Bu tür şirketler hızlı bir şekilde yukarıya doğru ilerler ve herhangi bir coğrafi kısıtlama olmaksızın büyümek isterler. İşte tam olarak bu durum, start-up ile girişim arasındaki farklı belirler. Girişim yerel alanlarla kısıtlanabilir.
Girişim ile start-up arasındaki diğer bir fark ise kâr amacının olup olmadığıdır. Girişimlerin amacı; hâlihazırda köşede bir param var bunu nasıl değerlendirip nasıl kar ederim düşüncesidir. Start-up lar ise ne kadar kâr ederim diye düşünmez genelde farkındalık yaratmayı amaçlar.
Örnek verecek olursak Getir gibi bir uygulama start-up şirketlere örnek olarak gösterilebilir, fakat bir lahmacun dükkanı açtığınız zaman bu bir girişim olacaktır.
Minicorn, Soonicorn, Unicorn, Decacorn ve Hectocorn
Süvari terimiyle adlandırılan start-up’lar tatlı bir benzetmeyle şu şekilde sınıflandırılmıştır:
Unicorn (tek boynuzlu süvari): 1 Milyar dolar değerlemeye ulaşan,
Decacorn (on boynuzlu süvari): 10 Milyar dolar değerlemeye ulaşan,
Hectocorn (yüz boynuzlu süvari): 100 Milyar dolar değerlemeye ulaşan,
start-up’ lara verilen unvanlardır. Zaman geçtikçe şirketler ve yatırımcılar arasında minik iki unvan daha üretilmiştir. Onlar da;
Minicorn (küçük süvari): 1 Milyon dolar değerlemeye ulaşan,
Soonicorn (süvari – tek boynuzlu süvari adayı): 1 Milyar dolar değerlemeye ulaşmaya yakın firmalar.
Start-up Kategorileri
Aslında start-up lar düşünüldüğünde genel kanı bu şirketlerin teknoloji alanında faaliyet gösterdiğidir. Çünkü mevcutta salgın faktörünü de düşünecek olursak çözüme en ihtiyaç duyulan alan teknoloji alanıdır. Tamam, start-up projeleri genellikle teknoloji ve yazılım alanında olabilir, fakat günümüzde; finans teknolojileri, finans, pazarlama gibi çeşitli alanlarda da start-up şirketleri türemiştir. Tasarım, mimarlık ve teknolojinin harmanlandığı kullanıcı ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştiren start-up lar olduğunu da söyleyebiliriz.
Başarılı, Başarısız Start-up Girişimcilik Örnekleri
Yukarıda da bahsettiğim gibi Getir uygulamasını örnek vermek isterim.
Nazım Salur’un projesi olan Getir uygulaması; iOS ve Android telefonlar üzerinden sipariş verilerek, istenilen ürünlerin kapıya kadar getirilmesi hizmetini veriyor. Bu uygulama sayesinde ne istiyorsak hemen ayağımıza gelebiliyor. Özellikle tam kapanma dönemlerinde sıklıkla kullandığımız bu uygulama yurt dışına da açılarak başarılı bir start-up örneği olmuştur.
Diğer bir örnek de benim çok sevdiğim ve genellikle günümün 1 saatini ayırdığım Onedio uygulamasıdır.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi içerisinde yer alan bir kuluçka merkezinden çıkarak 2012 yılından beri hizmet veren ve çeşitli içerikler yayınlayan Onedio, kendisini “Türkiye’nin ilk ve tek sosyal içerik platformu” olarak tanımlamaktadır. Genellikle güncel haberleri takip edebildiğimiz, yeri geldiğinde eğlenebildiğimiz bu uygulama da başarılı start-up örneklerindendir.
Başarılı olduğu kadar başarısız start-up örnekleri de vardır.
Mesela petofoni.com denen evcil hayvanlar için olan bir site. Size başta da bahsettiğim gibi start-up’ ın düşünülmemiş bir şey olması gerekiyor. Rakibi çok olan bir düşünceniz varsa sakin sakin o düşüncenizden uzaklaşın J
Ödül Köklü