Gün geçtikçe değişen dünyamızda, iş görüşmelerinde de yenilikler yaşanmaktadır. Hadi gelin birlikte, geliştirilen mülakat tekniklerine bakalım.
Öncelikle, Mülakat Nedir?
Mülakat, personel ve işe alım sürecinin vazgeçilmez bir parçasıdır. İşveren ve aday arasında geçen iki taraflı bir süreçtir.
İşverenler açısından, rekabet avantajını sağlamak ve başarılı olmak için en önemli koşul yeterli iş gücünün oluşturulmasıdır. Artan işsizlik oranları da düşünüldüğünde, mülakat süreci hem aday hem de işveren için önem taşımaktadır.
Standart bir mülakat, işe alınacak adayın ve açık pozisyonun niteliklerine bağlı olarak, 20 ile 40 dakika süren bir iletişim ortamıdır. Bu iletişim sorulara ve cevaplara dayanmaktadır.
İlk soru genelde adayı tanımaya yöneliktir. Adayın kendisini ifade etmesi için ideal süre 3 dakikadır. Ancak iş dünyasındaki değişimlere ve gelişmelere paralel olarak, mülakatlarda farklı uygulamalar gündeme gelmiştir.
CARL Tekniği: Nasıl Öğrendiğimi Anlatmama İzin Verin
Adaylar mülakatlarda becerilerini ve deneyimlerini işverenleri etkileyecek bir şekilde ortaya koymak, özgeçmişlerini kanıtlarla desteklemek ve bilgilerini açık bir şekilde iletmek isterler. CARL yöntemi bunun için etkili bir strateji olarak görülür.
CARL yönteminde potansiyel işveren, adayın yanıtlarını parçalara ayırır. Çünkü belirli bir beceriyi daha önce kullandığını veya belirli bir alanda çalışma deneyiminin olduğunu söylemek, yeterli değildir.
CARL yöntemi; bir zorluğa yaklaşımın eksiksiz bir resmini çizerken, deneyimleri güvenilir bir şekilde anlatmaya olanak tanır. Bu noktada problem çözme süreci, sonuç kadar önemlidir.
CARL; Circumstances, Action, Result ve Learn kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. Türkçe ifadeyle CARL; Koşullar, Eylem, Sonuç ve Öğrenme anlamına gelmektedir.
Etkili bir CARL görüşmesi şunlardan oluşur:
- Koşullar
Aday mülakat sırasında, jargona ve standartlara bağlı kalmadan, iş durumunu ve koşullarını kısa ve öz bir şekilde anlatır.
Burada verilen cevap, işvereni adayın koşullara bakış açısıyla ilgili ikna eder; iletişim becerilerini gösterir.
- Eylem:
Verilen örnek senaryo doğrultusunda, adayın yapacaklarını açıkladığı evredir. Burası belki de görüşmenin en hayati kısmıdır. Çünkü potansiyel işveren, adayın nasıl inisiyatif alacağını ve işi kendi başına nasıl yapacağını analiz eder.
Adayın, rolünü vurgulayarak, belirli bir sonuca ulaşmak için attığı her adımı ana hatlarıyla belirtmesi uygun olur.
- Sonuç:
Adayın eylemlerinin, sonuçlara nasıl etki ettiğinin gözlendiği evredir. Eylemlerin değeri burada kanıtlanır. Sonuçlar nicel (örneğin, tasarruf edilen para) veya nitel (örneğin, bir müşteriden olumlu geri bildirim almak) olabilir.
Eylemlerin sonuçlarını açıklayabilmek, işverene yeterince iş takibi yapıldığına dair ipucu vermektedir.
- Öğrenme:
Öğrenme aşamasında adayın, bir çalışan olarak, nasıl değiştiği ve başvurduğu rolde öğrendiklerini nasıl kullanabileceğine bakılır.
İşverenler her duruma uyum sağlayabilecek adaylar arar. Dolayısıyla bu aşamada, adayın tecrübelerini işine aktarabileceğini göstermesi uygundur.
STAR Tekniği: Neler Yaptığımı Anlatmama İzin Verin

STAR yöntemi, davranışsal görüşme sorularını yanıtlamak için kullanılır. Yani, geçmişte belirli bir tür durumun nasıl ele alındığına dair gerçek hayattan örnekler verilir.
Bu tür soruları cevaplamak söz konusu olduğunda, adaylar için uygun bir örnek düşünmek sadece başlangıçtır. Ayrıca ayrıntıları ilgi çekici ve anlaşılması kolay bir şekilde aktarmak gerekir.
STAR; Situation, Task, Action ve Result kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. Türkçe ifadeyle STAR; Durum, Görev, Eylem ve Sonuç anlamına gelmektedir.
Kısaltmanın ne anlama geldiğini bilmek yalnızca ilk adımdır; nasıl kullanılacağını da bilmek gerekir.
- Durum:
Buradaki amaç, işverenin cevabı anlayabilmesi için, adayın içinde bulunduğu durumu analiz etmesidir. Olayları kısa tutmak ve soruyla uyumlu cevaplar verebilmek önemlidir.
Kariyer koçu Emma Flowers, “STAR yönteminin basit olması amaçlanmıştır” demiştir. Basit ve etkili dil ile gereksiz ayrıntıdan kaçınmak gerekmektedir.
- Görev:
İşverenin, adayın hikâyenin neresinde olduğunu anlamasını sağlayan kısımdır. Bu, yanıtın “eylem” kısmıyla karıştırılabilir. Ancak bu aşamada söz konusu senaryodaki sorumlulukların, ayrıntıların ve hedeflerin aday tarafından aktarılabilmesine odaklanılır.
- Eylem:
Artık aday, işverene rolünün ne olduğu konusunda bir fikir vermiştir. Sırada adayın neler yaptığını, hedefine ulaşmak veya sorunu çözmek için hangi adımları attığını açıklaması gerekir.
Aday tarafından işe yapılan katkı sergilenir. İşveren tarafından ise adayın ekip çalışmasına yatkınlığı, plan ve program becerisi gibi ipuçları alınır.
- Sonuç:
Aday burada nasıl bir fark yarattığını açıklar. Çünkü işverenler yalnızca adayın neler yaptığını değil, yaptıklarının neden önemli olduğunu da duymak isterler.
Burada adaylar sonuçlarla ilgili detayları vurgulamalıdır. Sayısal veriler, eylemlerin uzun vadeli etkileri, alınan geri bildirimler, iş sürecinde hata yapılmış olsa dahi öğrenilenler ve gelişmek için atılan adımlardan bahsetmek önemlidir.
Özetlemek Gerekirse,
İşgücü piyasasında gelişmelerden bağımsız, kuruluşların en iyi çalışanları bulması ve işe alması gerekir. Bu da, iyi mülakat soruları sormak anlamına gelir. Adayların deneyimlerini sergilemesini sağlayacak mülakat soruları tasarlamak için popüler STAR veya CARL yöntemlerinden birini kullanmak etkili olacaktır.
Pınar Ezgi Güngör